Hasta can çekişirken, hoca Kur'an'ı yahut Yasin-i Şerif'i yavaş yavaş okur. Hasta can çekişirken Kur'an yahut Yasin okumak, hiç ihmal edilmeyen dini kaidelerdendir. Hasta can verdikten biraz sonra okumak işi biter ve hoca çekilir. Hoca gidince, ölünün üstündeki yorgan kadınlardan biri tarafından sökülür. Melefesi -yorganın içindeki beyaz bez- ölünün üzerinde bırakıldıktan sonra geri kalan tarafı alınır. Bu iş on dakika kadar sürer. Bu on dakika zarfında orada bulunan kadınlar, ölünün etrafında halka olurlar. -Bir köyde ölüm olduğu vakit, bunu duyanların hepsi, ölü evine toplanır.- Bu sırada, halka olmuş kadınların içinden biri kalkarak ölünün elbise ve çamaşırları bulunan bohçayı kadınlardan birinin önüne atar. Önüne bohça atılan kadın, bohçayı açar, içindeki eşyalardan birini eline alarak ağıt söylemeye başlar. Ağıdın bir beyti söylenince, söyleyen ve öteki kadınlar, hep birden ağlamaya başlarlar. Bu ağlamak, bazen de kıt'a sonlarında olur. O, kadının uydurduğu besteye bakar.
Artık her beyit söylendikçe arkasından ağlanır. Birinci kadın yorulunca, diğer bir kadın bohçadan bir eşya alarak söylemeye başlar. Böylece söylemek isteyen kadınlar söyler ve ağlarlar. Bu söyleyiş, iki kadın arasında karşılıklı da yapılabilir.
Kadınlar, yorgunluk duyunca içlerinden biri bohçayı dürer ve sükunet içinde yerlerinden ayrılırlar. Ölü de yıkanmak için kaldırılır.
Bazı yerlerde ölü mezara götürülürken arkasından erkeklerin de ağıt söylediklerini öğrendik. Hemite köyünden 95 yaşında Hava Hatun'un söylediğine göre, eskiden Çukurova'da da erkekler bu merasimi ayni şekilde yaparlarmış. Şimdi buna tesadüf edilmiyor.
Her türlü duygu ve düşünceleriniz için bize buradan ulaşabilirsiniz.