1955 yılında Arpaçay'ın Çetindurak köyünde doğdu. İlkokulu bitirdi. On beş yaşında köyünden ayrılarak İzmir'e geldi ve Bayraklı semtine yerleşti. Hayat öyküsünü Nevruz Çiçek bize şöyle anlattı:
"Gurbette, köyde, yaşadığım bir aşk olayı beni çok üzüyordu. Bir saz aldım. Sazımı çalarak ve şiirler söyleyerek derdimi unutmaya çalıştım. 1972 yılında İzmir Kapalı Spor Salonunda Aşıklar şöleni düzenlenmişti. Aynı şölen 1973'te de İzmir Fuarında Ekici-Över salonunda yapıldı. Her iki şölene de Konya'daki Aşıklar Bayramı'na katılan aşıklar gelmişti. Ben işte bu iki yıl üst üste tüm aşıkları dinleyerek çok etkilendim. Bu şölenlerin en beğenilen aşıklarından Çobanoğlu'ya çırak olmak istedim. Kabul etseydi onunla birlikte hemen Kars'a dönecektim.
Sonra dilediğimi Rüstem Alyansoğlu'na açtım. "Güzün Kars'a gel. Orada konuşalım." dedi. Ben de 1974 yılında Kars'a geldim. Alyansoğlu bana "Ben çıraklardan üç bin lira alıyorum. Bin beş yüzü peşin, bin beş yüzü de yetiştikten sonra." dedi. Bende bu kadar para yoktu. Ama bu isteğin içinde henüz çözemediğim bir sır vardı. Bu sırrı sonra öğrenecektim. Kendi köyüme gittim. Orada düğün varmış. Bu düğünde baba dostum İlhami Demir atışma yapmış, türküler okumuş. Kendisinin elini öperek destur aldım. Birkaç türkü de ben okudum. Sonra İlhami Demir'e Alyansoğlu ile aramızda geçen para meselesini anlattım. İlhami Demir bana kızdı. Elbette ki Çobanoğlu da, Rüstem de sana sahip çıkmazlar. Çünkü onlar bilirler ki biz hem baba dostu, hem de akrabayız. Seni yetiştirmek bana düşer. İşte onun için sana şaka etmişler. Daha sonra askere gittim. Askerden sonra tekrar İzmir'e yerleştim."
Ali Nevruz Çiçek, 1982 yılından itibaren Konya'da yapılan Türkiye Aşıklar Bayramı'na katılır. Evli ve üç çocuğu var.