Türküler duygu yüklüdür, insana tesir eder ve duygulandırır. Türküler ateştir; hem söyleyeni, hem dinleyeni yakar.
İnsanlar; duygularını, düşüncelerini, sevgilerini, nefretlerini, ıstıraplarını, mutluluklarını, sevinçlerini türkülere döker. Oğlunu askere yollayan, kızını gelin eden ana, eşini gurbete gönderen gelin, içindeki ayrılık acısını türkülerle ifade eder. Hasret çeken, sevdiğine kavuşamayan genç kız, yüreğindeki sızısını türkülerle dillendirir. Ciğerparesi amansız hastalığa yakalanan baba, davul-zurna ile askere yolladığı biricik evladının ölüm haberini alan ana, feryadını ağıt yakarak ifade eder.
Savaşlar, deprem, sel baskını, yangın, salgın hastalık gibi büyük felaketler sonucu yakınını kaybedenin, sevdiğine kavuşamayan genç kızın içine ateş düşer; yüreği alev alev yanmaya başlar. İşte bu duygular, insan içindeki yanan ateşi türkülerle dışarı vurur. Bu nedenledir ki türküler ateştir, hem söyleyeni, hem dinleyeni yakar.
Bağrımda bir ataş yani
Gün geçtikçe alavlani
Gözlerim yollarda kaldı
Gelmez aşkın bezirgani
Sevdiğini beklerken gözleri yolda kalan aşıkın, bağrında bir ateş yanar, her geçen gün de alevlenir. Dilinden dökülen kelimeler mısra olur, mısralar dörtlük, dörtlükler de yanık bir türkü olur dillerde...
Türküler gibi hoyratlar da insanı yakar. Hatta hoyratlar, sevgilinin ağzında bir yanardağ gibi patlar ve hem söyleyeni hem dinleyeni daha şiddetli yakar.
Gazete ve televizyonlardan yanardağ patlamalarını duymuşsunuzdur. Yanardağ patlaması (ya da volkan); magmanın, yer kabuğundaki açıklardan çok kuvvetli ve gürültülü şekilde püskürmesidir. Volkandaki basınç ne kadar yüksekse, püskürme de o kadar güçlü olur. Püskürme sonucu etrafa yayılan lavlar etrafını harap eder, yakıp yıkar. Sevdiğine kavuşamayan, sinesi dert yüklü delikanlı da içindeki ateşi kelimelere döker, kelimeler mısra, mısralar da hoyrat olur. Yanardağ, içindeki lavları nasıl püskürtürse, delikanlı da içindeki aşk ateşini sesinin en yüksek perdesinden okuduğu hoyrat ifade eder. Yanardağın lavları nasıl etrafı harap eder, insanları yakarsa, delikanlının okuduğu hoyrat da dinleyenleri derinden etkiler, yüreklerini yakar, yandırır. İşte insanların bir acıklı türküyü veya hoyratı dinlerken gözyaşlarını tutamayarak ağlaması bundandır. Derin acılarla söylenmiş hoyrattan birkaçı şöyledir;
Yara sızlar
Ok değmiş yara sızlar
Yaralının halından
Ne bilsin yarasızlar
Kanad ağlar
Kuş uçar kanad ağlar
Akıttığım gözyaşı
Boyandı kana dağlar
Kan durmaz
Yaram derin kan durmaz
İçimde bir ataş var
Derya içsem kandırmaz
Her türlü duygu ve düşünceleriniz için bize buradan ulaşabilirsiniz.