Saz şairleri üzerinde kıymetli tetkikleri olan merhum Fuat Köprülü, onların hangi sosyal muhitlerde ve hangi şartlar altında yetiştiklerini Türk Saz Şairleri adlı eserinde şöyle anlatmaktadır:
İslam dini ve Türk dili gibi iki büyük temsil vasıtasına dayanan imparatorluğun büyük merkezlerinde, ilk mektepler, medreseler, tekkeler, kütüphaneler, asker ocakları, Müslüman Türk kültürünü halkın muhtelif tabakalarına yaymak hususunda büyük faaliyet gösteriyorlardı. XVI.-XVII. asırlarda imparatorluğun Asya ve Avrupa'daki büyük şehir ve kasabalarında oldukça kalabalık münevver bir sınıf vardı ki, İslam ilimlerini ve edebiyatlarını layıkıyla kavramıştı. Şehir ve kasabalarda, bozahaneler, meyhaneler gibi umumi yerler vardı. Bazı büyük kahvehanelerde çalgı ve köçek takımları da bulunurdu. İşte, bu kahvehanelerden bazıları, bilhassa aşıkların toplantı yerleri idi. Onlar belli mevsimlerde burada toplanırlar, sazlarla şiirler terennüm ederlerdi. Büyüklerin ve zenginlerin konaklarında, saraylarında çöğürcülere (bir nevi çalgı, saz çalan) da tesadüf edilirdi. Ekseriya küçük esnaf tabakasından, şehir ve kasabada günlük çalışması ile yaşayan fakir halk arasından, yahut muhtelif askeri sınıflardan yetişen bu aşıklar, bir tahsil görmemekle birlikte, şehir hayatının kültür havası içinde, istidatlarına göre, klasik şiire ve musikiye, tasavvuf felsefesine, İslam dinine ve tarihine, evliya menkıbelerine, İran ve Türk edebiyatlarında çok kullanılan mitolojik ve lejander motiflere ait birçok bilgiler edinirler. İran edebiyatının Hafız, Sa'di gibi büyük şahsiyetlerinin eserlerine bile yabancı kalmazlardı.
Her türlü duygu ve düşünceleriniz için bize buradan ulaşabilirsiniz.