1952 yılında bütün yurtta şiddetli bir kış hüküm sürmekteydi. Ağır kış koşullarının yaşandığı bölgemizden biri de, Orta Anadolu'nun şirin bir ili olan Kırşehir'di. Kar ve tipi nedeniyle Kayseri-Ankara yolu, Topaldı, Mucur, Kırşehir arası sık sık ulaşıma kapanıyordu.
İçinde o dönemin halk şairi Ali Gürbüz'ün de bulunduğu yolcu otobüsü, Sivas'tan İstanbul'a gitmek için o günlerde yola çıkmıştı. Ali Gürbüz'ün bindiği otobüs ile birlikte bir çok otobüs, Mucur'a bağlı Yeniyapan köyü yakınlarında şiddetli bir tipiye tutulmuş, yolcular tipi nedeniyle donma tehlikesi ile burun buruna kaldığı bir sırada, Aşık Ali Gürbüz ile birlikte bir kaç yolcu ölüm tehlikesini de göze alarak, yol kenarındaki telefon direklerini takip ederek Mucur'a ulaşmışlar, kaymakamın makamına çıkarak durumu anlatmışlardı. Durumun önemini kavrayan kaymakam Macit Sönmez, olaya hemen müdahale etmiş, otobüste bulunan yolcuları civar köylere yerleştirerek yolcuları donmaktan kurtarmıştır. Üç gün evlerde ağırlanan yolcular, daha sonra yol açılınca yollarına devam etmişlerdir. Mucur kaymakamının ve köylülerin konuksever davranışı diğer yolcular gibi, Aşık Ali Gürbüz'ü de çok memnun etmiş, o memnuniyetini böyle anlatmıştır.